2 Temmuz 2013 Salı

KUANTUM FİZİKLİ YAZ RÜYALARI



   Yazlık kafalar geldi yine. Yazın sıcaktan uyuşan bünyelerin etkisi, güneşin bol gündüzün uzun olmasıyla keyiflenen insan psikolojisinin sorgulamaz tepkileri ve değişen metabolik hareketlerimize değineceğim. Eskiden kışın uyurduk. Canlı dediğin kışın uyur arkadaş. Kış uykusu diye bir şey var. Milattan falan epey önce dinozorlar çağıyla Ramazan bayramı arasında ilk memeli icat edildi. Adı ilkus memelicus olan bu abiler ''soğuk yatam ısınınca kalkam'' felsefesiyle evril evril  lavin günümüze geldi. Biz ise kışları anırırcasına çalışarak nevaleyi doğrultma peşine düştük. Haliyle de yazın bünyelerin gevşemesi münasebetiyle yatar olduk. İnsanlık evrimine ters gidiyor. İşte bu ters evrimleşmenin sonucu olarak ters mışnatıslanma olayı yüzünden Schrödinger'in kedisi bize küstü. Heisenberg'in kedisi sokağa kaçtı. Adnan Hoca'nın kedileri geldi yerlerine.  Uzay yolculuklarına çıkıp keşif keşif gezerken, Kimsenin bilmediği sapa sapa köylere gidip abidik gubidik yemeklerini yedik. Aptal kutularında yayınladık. Kendi ısssızlığımıza çareler arayacağımıza ıssız adalara keyfimizden atıldık. Aç,suzuz dallara direklere çıktık, oyunlar oynadık milyonlara narkoz olduk. Hoşgeldin ters evrim. Fakat zeki olan her zaman kazandı. Sorun bakalım homo erectus abimize, sorun neandertal bir komşu amcanız varsa sorun. Ama şöyle köşeli alınlı kıllı sakallı bir amca olsun. Sizi homo sapienler sizi... Homo novus alır hocam. Bence de alır. Tanrı zar atmaz... Aynştayn abi tanrıya ne yapacağını söyleme Bohr abi kızıyor. Bilgi devrimi oldu mu komşular. Bilinç devrimi de olacak sanki. Dizlerim ağrıyor... Of Heisenberg abi belirsizlik ilkesi nedir yahu? Laplace Şeytanı kankam olursa da hayat çok sıkıcı olur. Kediler kediler az biraz beynimi yediler. Bırak hayat dağınık kalsın benjamin...
   Yine azgın bir hayvan döver gibi çalıştığım günün sonundayım.  Çocuklar için ılık süt vakti olan bu vakitlerde uyku beynimi uyuştururken Atina'dan bildiriyorum. Atina'dan bildirmek çok kolaydır. Reha MUHTAR yıllarca yaptı.  Arkadaş yılarca neden Atina'dan haberler aldık? Sonlara doğru bi 5 dakika ayrılırdı. Şimdi ana habere reklam alıyorlar. Dedeler ajans derdi. Radyoda çıkınca ağlayan bebek susar dinlerdi. Peh kaybolan güzel adetlerden biri daha oldu haberlere saygı. Şimdi ajans denilince aklıma manken ve dolayısıyla kızlar geliyor. Düşünsenize yıl 1988 Radyoda ajans başlıyor. Dede oradan bağırıyor. Susun Ajans başlıyor. Odaya bikinili kızlar doluşuyor. Catwalk yürüyüşler. Göz kırpmalar .Dede çoşuyor öpücük falan atıyor. Töbe töbe dediğinizi duyar gibi oldum. Töbe töbe iyidir. Rakıyı duble içenler töbeyi de duble çekerler. Şu anda salladım oldu. Yeni rakı alkolsüz. Varoluşa aykırı oluşum oldu ha. Alkolsüz yeni rakı tövbekarların içkisi.
    Kaybolan değerlerden bahsederken eskiden tutti furutti vardı. Karışık meyveli, göğüs açmalı, striptizli... Ekranın sağ altında kırmızı nokta olurdu. Anne - babalar ortamda çocuk varsa hemen kumandayı alıp kanal değiştirirlerdi. Yıllarca açık göğüsün çok ayıp ve tabu olduğunu öğrendikten sonra Bodrum'a tatile götürülen veledin psikolojisini düşünün. Ben bi yüzeyim denizde. Beyin şartlanmış otomatikman baktığın yerin sağ alt köşesine kırmızı nokta atıyor. Hadi o neyse. Şu sorular tehlikelidir. Anneee....? Oradaki adam kadının üstünde dövüyor mu onu? Güreş mi yapıyorlar? Öpüşme sahnesi bile ayıptı yav bizde. Şimdiki veletler fena. Anne iyi güreşiyorlar mı bilmem de abi kızı fena götürüyo ha....
 
Gece uyandım. Dedim bi dakka. Neredeyim ben?  Otobüse bindiğimi unutmuşum. Saat 3.54. Önümdeki küçük ve dandik ekranın düğmesine bastım. O anda kafamda uykunun ne kadar tatlı bir zehir olduğunu ve her hücresi o anda konforsuz olan bünyeme aldırmadan nasıl hala cezbedip beni benden aldığını düşüncesiyle sıkılıyordu. Çükübik bir kanalda hiç izlemedğim bir Çeki Çan filmi yüzümde bir gülümseme oluşturmayı başardı. Çeki Chan'ı abim gibi severim. Brış Li her zaman zengin havalı züppe hissini uyandırmıştır. Ama Çeki Çan komik abidir. Sonra aniden çubuk krakerimi gördüm. Yolculuk başında muavinin sunduğu müthiş çeşitli ikramlardan tuzlu seçeneğini temsil eden çubuk şeklinde hamurdan biraderler. Bu arada muavin ne garip kelimedir. Fransızca kökenli falan heralde. Muavin de boku oku sexi jötem boku bi yiyem.  Neyse Film çok cevvaldi. Çevreyi heroin üretirken kirleten fabrika ve oradaki Gay kılıklı kungfu üstadı amerikalı coni.  Döv babam döv, dayak ye babam dayak ye. Hadronla çarpıştırıp nötronlarını uzaya saçtı heriflerin. Helal olsun. Sen çeki çansın. filmleri iyi  çekicaksın...

  Problemlerimizi, onları yaratırken düşündüğümüz şekilde düşünerek çözmeyiz. Bu söz de sabit fikirli arkadaşlarıma gitsin. Bir taş abim söylemiş bunu. Almancası Einstein...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder