11 Aralık 2012 Salı

Hüzün Treni

    Dün gece fenalardaydım. Fena aslında iyi çocuk ama bazen insanın üstüne fazla geliyor. Ruh hali bazen Sanal Bellek isimli abilerden Losing My Relion'ın yanında, Orhan Gencebay dinliyor üstüne de tatlı olarak da aşure tüketiyor. 1 haftadır aralıksız yağan yağmurun kasveti midir? Yaklaşan 21 Aralık kıyamet olaylarının bilinç altına vurumu mudur? Bilmem ama yaşam enerjim düştü. Pes etme, hadi yaparsın vs. İşte o düşüncelere yav çocuk mu kandırıyorsunuz hadi alın voltanızı diyesim geliyor. İşte öyle bir durum. Çok mutsuzum be... Neden?
 



Kore draması falan izliyorum. Genelde konuları şöyle. Gerçek hayatta olmayacak kadar güzel şeyleri elde etmek. Sonra onları kaybetmek. Sonra tekrar kazanmak için çabalamak. Tatmin olacak bir noktaya gelindiğinde ise zafer ilan edip bitirmek. Arkadaş sorarım sana. O kız neden hasta oluyor her seferinde? O oğlan neden ailesiyle problem yaşıyor? O adam neden yıllardır aşkını kalbine gömmüş? En önemli soru da şu aslında... Arkadaş bunların hangisi erkek hangisi kız yav? Kılsız , tüysüz. Sakal bıyık da yok. Suratlar baby face... İşin şakası Koreliler dramayı beceriyor. Her seferinde böyle hayatın aq diyerek izleten yapımlar sunuyorlar. Mutlu son olsa bile o sona gelmek için acı gözyaşı sel oluyor. Kral hazretleri saray aşçısının hazırladığı zerdeçallı yimyang usülü ördek götü hazır efendim... Saygılar, Kraliçe yengeye selam, Prenses bacımı da böyle sadece dudak değdirerek dudağından öperim ki  Asya dizilerden anladığım kadarıyla öpüşme konusunda epey sıkıntılı ve geri kalmışlar. Fransa'da staj lazım...
 
 Bugün ilginç bir gündü ayrıca. Bana işimde  bugünlük refakat edecek arkadaşı görünce gülme tuttu. Adam işler güçler dizisindeki Boomcu Onur'a çok benziyordu. Konuşmayı duyunca biraz rahatladım. Gırgır şamata işler halloldu. Arkadaş hiç şans yok bende. İnsan gittiği yerlerde neler hayal ediyor neler buluyor. Şöyle taş, seksi kızlar çıksa, hadi yaşı az büyük, MİLF tabir edilen ablalar falan da olur. Yok arkadaş meslek değiştireceğim en sonunda o olacak. Pavyon, bar fedailiği, bayan kuaförü, ağdacı, bayan iç çamaşırı satan pazarcı... Aklıma gelen ilginç meslekler bunlar. İkizlere takke sloganıyla yeni bir sayfa açacağım.



    Evet günün anlam ve önemini anlatan yazının ardından sonuca geliyorum. Mutsuzluğun sebeplerini açıklıyorum. Östrojen eksikliği, mevsimsel kapalı hava depresyonu, Uzakdoğu kafasıyla psikolojiyle oynayan tatlı mı tatlı, güzel mi güzel,melek mi melek kore dizi yıldızı taşeron müteahitler ve son olarak da  Mayalar'ın taşta yer kalmadığı için bitirdiği takvim zannettiğimiz fakat alışveriş listesi olan tablet pc. Bu arada 21 Aralık'ta  Marduk, foton kuşağı, uzaylılar falan gelirse herkese çay ısmarlayacağım, Valla söz. Anlamadığım bir şey daha var. Mayalar yoğurdu, birayı falan bulan adamlar değil miydi? Ne işleri var ki bu işlerle....

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder